Myomlarda nadir de olsa kötü huylu hastalık saptanabilmektedir.

Kadınlarda hayatlarının bir döneminde miyom görülme oranı yaklaşık % 70-80 arasındadır.

Hızlı büyüyen ve operasyon öncesi kötü huylu hastalık açısından yüksek risk taşıyan miyomların cerrahi tedavisinde açık ameliyatlar ön planda tutulmalıdır.

Ciddi semptomlara neden olan ve tedavisinde cerrahi gerektiren miyomların yönetiminin deneyimli cerrahlarca yapılması önem arz eder.

Farkındalık hayat kalitesini artırır.

Histerektomi (Rahim alınması) operasyonu, kadın doğum disiplininde sezaryenden sonra en fazla uygulanan cerrahi prosedür olarak bilinir.

Kanser dışı rahmin alınmasına en fazla neden olan sebepler, tedaviye dirençli anormal rahim (uterin) kanaması, myomlar ve kronik pelvik ağrıdır.

Rahim alma ameliyatlarının % 80'i deneyimli ve bu konuda tecrübeli cerrahlarca kapalı yöntemler ile tamamlanmaktadır.

Toplumda, "Rahmin alınması = Menopoz" olarak bilinen bilgi doğru değildir. Menopoza girilmesi için yumurtalıkların da alınması gerekmektedir. Bu bağlamda yumurtalıkların korunduğu, rahmi alınan hastalar normalde menopoza hangi yaşta girmesi gerekiyorsa o yaşta girecektir.

Menopoza girme korkusu nedeni ile hayat kalitenizi düşürmeyin.

Farkındalık hayat kalitesini artırır.

Endometriozis, her 10 kadında birinde görülen ciddi bir toplum sağlığı sorunudur.

Hastalar sıklıkla adet dönemlerinde ve cinsel ilişki sırasında şiddetli ve ciddi ağrı şikayetleri ile başvurmaktadır.

İlaç tedavilerine yanıt vermeyen, barsak ve/veya idrar yollarında tıkanıklığa neden olan ve doku tanısının gerekli olduğu hastalarda cerrahi ile tedavi gerekebilmektedir. 

Cerrahide ilk seçenek her zaman kapalı yöntem yani laparoskopik yaklaşım olmalıdır.

Bu konuda tecrübeli ve deneyimli cerrahlarca yapılacak endometriozis cerrahileri sonrası yüz güldürücü sonuçlar alınmaktadır.

Farkındalık hayat kurtarır.

Yumurtalık kitleleri, premenopozal hastaların %8-35'inde, menopozal hastaların %3-17'sinde saptanmaktadır.

Yumurtalık kitleleri (adneksiyel kitleler) hastalarda aşağıdaki şikayetlere neden olabilmektedir:

• Pelvik ağrı ve/veya baskı,
• Karında şişkinlik ve/veya baskı,
• Bulantı, kusma, kabızlık gibi gastrointestinal şikayetler,
• Zor veya sık idrara çıkma,
• Ağrılı adet görme,
• Ağrılı cinsel ilişki
• Anormal rahim (uterin) kanama,
• Ateş.

Yumurtalıkta saptanan kitlelerin çok büyük bir bölümü iyi huylu karakterde olup bir kadının (özellikli risk faktörü olmayan) hayatı boyunca yumurtalık kanserine yakalanma riski 1/70'dir.

Yumurtalık kanserleri çok sinsi seyrederek sıklıkla ileri evrede tanı almaktadır.

Yumurtalıkta saptanan kitleler, deneyimli cerrahlarca opere edilmeli ve operasyonda kanser olabilme riski göz önünde bulundurularak hareket edilmelidir.

Yumurtalık kitlelerinin ameliyat esnasında açılmamasına (rüptüre olmamasına) ve içeriğinin karına yayılmamasını azami özen gösterilmelidir.

Laparoskopik olarak cerrahisi planlanan hastalarda yumurtalık kitleleri torba içerisinde ve karın içerisine içeriği yayılmadan çıkarılmalıdır.

Düzenli jinekolojik kontrollerinizi ihmal etmeyiniz.

Farkındalık hayat kurtarır.

Pelvik organ prolapsusu (genital organ sarkması) doğum yapmış kadınların %50'sinde dereceden bağımsız olarak görülmektedir.

Dokuz kadından biri genital organ sarkması (pelvicorganprolapse) nedeni ile cerrahiye ihtiyaç duymaktadır.

Genital organ sarkması eğer ileri evrede degilse şikayetlerinizin büyük bir bölümü; yaşam koşullarının düzene konulması, düzenli Kegel egzersizlerinin (kegelexercises) yapılması ve medikal tedavilerle çözüme ulaşmaktadır.

İleri evrede genital organ sarkmanız mevcutsa da, gerek vajinal gerekse de laparoskopik cerrahi yaklaşımlar (minimallyinvasivesurgery) ile şikayetlerinizden kurtulabileceksiniz (pelvicreconstructivesrgery)

Her iki kadından biri hayatlarının bir döneminde idrar kaçırmayı deneyimlemektedir.

Öksürme, gülme, ağır yük kaldırma gibi karın içi basıncının arttığı durumlarda idrar kaçırması olan  hastalarda  (stresinkontinans- SUİ)ilk tedavi yaklaşımı ameliyatsız tedaviler olmalıdır.

Ameliyatsız tedavilerle cevap alınamayan ve/veya idrar kaçırması ileri evrede olan hastalarda deneyimli ellerde yapılan cerrahi tedaviler ile  %95'e yakın yüz güldürücü sonuçlar alınmaktadır.

Kadınlarda idrar kaçırma   ve /veya pelvik organ prolapsusu (rahim sarkması) kader değildir.

Yıllık Jinekoloji (kadın doğum) kontrollerinizi ihmal etmeyin

Farkındalık hayat kalitesini artırır.

Ülkemizde en sık görülen jinekolojik kanser, rahim içi duvarının kanseri olan "Endometriyum Kanseri"'dir.

Risk faktörleri:
- Erken başlayıp ve geç yaşlara kadar devam eden adet döngüleri,
- İnfertilite ve doğum yapmamış olmak,
- Obezite (Şişmanlık)
- Karşılanmamış östrojen tedavisi,
- Diyet: Hayvansal yağlardan zengin diyet
- Diyabet ve hipertansiyon hastalığı,
- Genetik yatkınlık:
  Aile üyelerinde barsak ve yumurtalık, meme kanseri hikayesi.
- Kolon ve rahim kanserine karşı koruyan çeşitli genlerden birinde anormallik.               

  
Anormal, sürekli devam eden vajinal kanama, lekelenme, menopoz sonrası kanama şikayetleri için hızlıca hekime başvurulmalıdır.

Dereceden bağımsız olarak kadınların yaklaşık %40’ında genitel sarkma görülmektedir.

Cerrahi ile tedavi gerektiren genital sarkmalar, minimal invaziv cerrahi yaklaşımlar ile tedavi edilebilmektedir.

Deneyimli ellerde yapılan minimal invaziv cerrahi operasyonlar ile çok yüz güldürücü sonuçlar alınmaktadır.

Kadınlarda genital organ sarkması bir kader değildir.

Farkındalık hayat kalitesini artırır.